Semigallian , Smolian dili , Baltık Dilleri sınıfından soyu tükenmiş ölü bir etnik kavim ve dildir.

Semigallian dili , Baltık Dilleri sınıfından soyu tükenmiş ölü bir etnik kavim ve dildir. Litvanya ve Letonya'nın bulunduğu bölgelerde konuşulurdu. Letonca'nın ve Slavcanın ağır bastığı bir bölge olunca dil asimile oldu. 16. yüzyılda belgeleri bulunmuştur. Yalın bir dildi. Litvanca'ya çok benziyordu. Hint Avrupa Dil Ailesi'nin antik Balto-Slavik kolundadır.
Balto-Slavik Diller ve grupları
http://pomakcaogreniyorum.blogspot.de/Bulgarca
Balto-Slavik : Güney Slav dilleri: ... Bulgarca, Hint-Avrupa dilleri ailesinden, Güney Slav dil lerine bağlı dil. Bulgaristan 'ın resmi dilidir. ...
Knaanik
Balto-Slav : ... Yahudi Slavcası) Orta Çağ 'ın sonlarına doğru yok olmuş Çek topraklarında Batı Slav dilleri grubuna ait bir Yahudi diliydi . ...
Rusça
Balto-Slavik : ... (Ru-russkiy jizyk.ogg | info , okunuşu: ruskiy yazık), Slav Dilleri nden, Avrasya 'da yaygın olarak konuşulan bir dil. ...

Ukraynaca
Balto-Slavik Diller : ... Ukraynaca ya da Ukraince (Ukraynaca : украї́нська мо́ва, ukrayinska mova), Doğu Slav dilleri ne ait bir dil. Ukrayna ' 
Doğu Baltık Dilleri
Letonca (2.5 milyon kişi tarafından konuşulur.) , Latgalian (150.000 kişi tarafından konuşulur. Letonca'nın bir diyalektidir.) , Litvanca (3.9 milyon kişi tarafından konuşulur.) Samoglitian, , Smolyatian , (Smolyanca ) (0.5 milyon kişi tarafından konuşulurdu simdi ölü bir dil, Lehçe olarak olarak kabul ediliyor Litvanca'nın bir diyalektidir.) Smolyanca bir Baltık dilidir Smolyatian, - "Alçak diyarlar demektir " Smolyani kavmi etnik bir antik Baltık kavmidir, MÖ. 4. YY da Kelt , Galya kavimleri ile ve bazı diğer antik slav kavimleri ile birlikte 400 yıl , 130 nesil süren daha doğuya göçlere başlamışlardır. (Samolgitçe Žemaitėjė, Litvanca Žemaitija) Litvanya 'nın tarihi bir etnik bölgesi . Litvanya'nın batısında bulunur , Smolianca .. 5 ila 6 bin kisi arasında konuşulmaya devam eden fakat ölü kabul edilen bir Baltık dil grubudur.
Eski Curonian , Yeni Curonian (Yok olmak üzere bir dildir. Çok az kişi tarafından konuşulur.) , Selonian, , Semigallian

Antik Batı Baltık dilleri
Galindian , Eski Prusya , Sudovian (Yotvingian) , Skalvian
Doğu Baltık Dilleri
En fazla konuşulan Baltık Dili Litvanca'dır.

Pomakça Antik Balto-Slavik : Güney Slav dilleri: Güneybatı Slav dilleri: ... Pomakça, Hint-Avrupa dilleri ailesinden, Güney Slav dillerine bağlı dildir. Pomakça ... kaynak : Google http://tr.wikipedia.org/w/index.php?search=balto+slav+dilleri&title=%C3%96zel%3AAra&fulltext=1

Kayanaklar : http://tr.wikipedia.org/w/index.php?search=balto+slav+dilleri&title=%C3%96zel%3AAra&fulltext=1 http://tr.wikipedia.org/wiki/Galatlar http://tr.wikipedia.org/wiki/Semigallian


NOT : Biz Pomakların etnik kökeni, dili hakkında öncesi veya sonrası ile ilgili bir iddiada bulunmuyoruz.. Pomaklar kesinlikle su yada bu soy ağacı kökenine dayanan bir etnik yapıdan geliyor demiyoruz.. Sadece , tarihi değer taşıyan kaynakları , bilgi, belge , bulguları değerlendirerek ortaya koyuyor bilim adamların , araştırmacıların , tarihçilerin belgelerini , bilgilerini yazılı kaynaklarını derleyerek sizlere sunuyoruz.. . Pomak etnisitesi hakkındaki tüm yorumları gene Pomak haklinin kendisine bırakıyoruz ..

Modern Toplumlarda , ilerlemis Medeni ülkelerde Bir baska anadil "BÖLÜCÜ" DİL midir ? Yoksa Kültürel Zenginlik kaynağımıdır ?
Bir ülkede yaşayan farklı etnik kimliğe sahip yurttaşların ülkenin resmi dili yanında ikinci dil olarak kendi ana dillerini öğrenmeleri, kullanmaları, yaşatmaları ve eğitimlerini ana dillerinde yapabilmeleri tüm demokratik ülkelerde benimsenen temel bir insan hakkıdır. Ülkemizde ise, yakın zamana kadar Pomak  yurttaşlarımızın kendi aralarında Pomakca  konuşmasının bile yasak olduğunu biliyoruz. Bugün artık Pomakca  konuşmak, şarkı söylemek eskisi kadar tehlikeli değil, ancak Pomaklarin  ana dillerinde eğitim hakkı hala tabu olarak görülüyor, Bulgaristan gibi avrupa birligi üyesi bir ülkede  Pomakca  eğitimin ülkeyi böleceği sosyal demokrat olma iddiasındaki bir parti lideri tarafından bile ileri sürülebiliyor.

Dünya dinlerinin kesişme noktası
     Dünya dinleri Hıristiyanlık ile İslamın kesişme noktası olan bu bölgeye gidenler, kültürler çatışmasından ziyade kendine özgü bir senkretizmle karşılaşacaklardır. Bulgaristan , Yunanistan  ve Makedonya’nın bazı vadilerinde çocuklara hem Hıristiyan hem de Müslüman adı konması bugün de hâlâ âdettendir. Doğu Avrupa’da asla engizisyon yaşanmamıştır. Kültürel farklılıkların gerçekten hoşgörülü olmayı gerektirdiği yerlerde böyle bir hoşgörü vardır zaten. Etnik milliyetçiliğin merkezi olarak tanınan Sırbistan gibi bir ülkede, örneğin Romanlarla ortak yaşam Çekya ya da Fransa’da olduğundan çok daha iyi yürümektedir. Aşırı milliyetçi Radikal Parti bile seçim etkinliklerinde Romanların bir temsilcisinin de düzenli olarak yer almasını sağlamış, izleyiciler de bu temsilciyi coşkuyla karşılamışlardır.

Bir nebze kolektif eşitlik
Balkanlar’ın diğer yarısını fetheden Avusturya, Avrupa’daki Aydınlanmadan nasibini hiç almamış değildi gerçi, ama Habsburglular eşitliğin getireceği tehlikelerden haklı olarak korktukları için Fransa’daki ya da Büyük Friedrich’in Prusyası’ndaki gibi radikal bir modernleşmeden uzak duruyorlardı. Maria Theresia okul eğitimini zorunlu hale getirmiş ama tüm halk gruplarının kendi ana dillerinde eğitim görmesinde ısrar etmişti. Bugün bize ilerlemeci gibi gelen bu zorunluluk o dönemde muhafazakârdı. Almanca ya da Latince konuşup yazan bir halktan tehdit oluşturabilecek eğitimli bir burjuva sınıfı çıkabilirdi. Fakat çocuklar Ukrayna dilinde, Slovence ya da Romence eğitim gördükleri sürece, Viyana bu çocukların ufkunun dar yaşamlarının ötesine asla geçemeyeceği konusunda müsterih olabilirdi. Avusturya’nın izlediği bu özel politikayı iktidarda kalma arzusu dikte ettiriyordu. Viyana Sarayı 1848’de liberal Macarların ortadan kaldırılması için Hırvatları devreye soktuğunda “böl ve yönet” politikası meyvelerini vermişti. İmparatorluktaki tüm liberaller kendilerini tek bir milletin üyesi olarak hissetmiş olsalardı, imparatora karşı ittifak kurarlardı.

Türkiye’de Durum

   Ülkemizde bugüne kadar tek dilli bir yaşam olmasına karşın insanlar birbirini anlamıyor, anlamaya çaba göstermiyor, hatta anlamak istemiyor. Toplumda ortaya çıkan kutuplaşma, bölünme sonucu insanlar sadece kendi görüşünde olanlarla birlikte yaşıyor, sadece onlarla konuşuyor, kendi düşüncesini yansıtan gazete ve dergileri okuyor farklı olanlarla ise konuşmuyor, tartışmıyor sadece onlara küfre varan hakaretler yağdırıyor, neredeyse onlara yaşam hakkı bile tanımıyor. Aynı dille konuşmak, aynı dili konuşmak anlamına gelmiyor.

Hangi Dil Böler?

 İki yada daha fazla anadilin  dilin ülkeyi bölüp bölmeyeceğini tartışmadan önce toplumu böldüğü, parçaladığı açıkça görülen “zehirli dil”i yani nefret dilini hemen terk etmeli; sevginin, hoşgörünün dilini kullanmaya başlamalıyız. Farklı kimlik, inanç, yaşam biçimi ve düşüncelere sevgi, saygı ve hoşgörü ile yaklaşıp onlarla konuşarak ve tartışarak, birbirimizi anlamaya çalıştığımızda, empati yaptığımızda tüm sorunları çözeceğimizi ve birbirimize giderek daha çok yaklaştığımızı göreceğiz .. Tektipleştirmenin faşizme özgü olduğunu, demokrasilerde farklılıkların bir arada yaşamasının temel olduğunu unutmayalım. Bilelim ki sevgi dilini, hoşgörü dilini konuşan bir toplumu hiçbir şey bölemez .


Doğu Balkanlara , yapılan istilalar , saldırılar , ve yerleşmeye çalışan halklardan bir tarih kesiti 

Romalılar MÖ 129 : Trakya’yı ele geçirdiler. Traklar Rodop dağlarına sığınıp burada uzun süre otonom kalabildiler. MS 46 da Traklar tamamen Roma egemenliğine girdiler. Artık Trak adından bahsedilmez oldu.
Got saldırıları: MS 3. Yüzyıl: Gotlar bölgeye saldırıp baştan başa yağmaladılar. Hıristiyanlaştırma çabaları bu dönemde başladı. Gotlar Bizans zamanında da bölgeye saldırdılar. Hunlar: Balamir Han Gotları yendi. MS 378 baharında Tunayı geçip Trakyaya kadar ilerledi.Hunlar: uldız hanın ardından Attila önderliğinde Bizansa karşı iki Balkan seferi düzenledi. Avarlar-Bulgarlar ve Slavların balkanlara gelişi: 5.yüzyılda Avarlar Oğurlar ile Hun kalıntılarını birleştirip bu topluluğa Bulgar adını verdiler. Ayrıca Orta Dnyeper, Dnyester ve Karpatlardan Slav boylarını Balkanlara getirdiler. Avar-Bulgar ve Slavların yayılması karşısında Yunan halkı adalara sığındı. Bu durum Balkanlardaki etnik yapıyı değiştirmiş oldu.
Daha sonra 7. yüzyılın sonlarına doğru 7 slav boyu daha Bulgarlara sığındı. Bu boylar başta Rodoplar ve Makedonya olmak üzere Bizans sınırına yerleştirildiler.

Norman istliası: 1185 yılında haçlı seferleri sırasında Normanlar Makedonya ve Trakyaya saldırdılar. Bir Norman kolu Filibe ile Mosinuopolis arasını talan etti.

Frank haçlı seferi: 1204 yılında İstanbul’u ele geçirdi ve bölgede 1261 yılına kadar bir latin İmparatorluğu kurdular. Bizanslar İznik’e çekildiler.

Güney Rusya Tatarları: 1264 yılında Tatarlar Bulgarlarla birlikte Bizansa saldırdılar.1272 de Bizans Tatarlar ile anlaşmak zorunda kaldı. Bu dönemde Bulgaristan Tatar dominantı altında bulunuyordu.

Katalanlar: 1305-1307 arasında 2 yıl süreyle Bizans ordusundaki paralı asker olan Katalanlar ganimet anlaşmazlığı nedeniyle Trakya’yı yağma ettiler. 1307 de Rodop dağlarından geçip Kassandriaya yerleştiler.1311de Atinayı ele geçirip burada 70 yıl egemen oldular.

Keltler Kimdir ?
Hint-Avrupa kavimlerinden olan Keltler MÖ 1000 dolaylarında Orta ve Batı Avrupa'nın büyük bir bölümünde egemenlik kurdular. MÖ 600 sıralarında Fransa, Britanya, Kuzey İtalya, Belçika, Güney Almanya, Bohemya (Çek Cumhuriyeti) ve İspanya'nın bir bölümü Kelt egemenliğinde bulunuyordu. Keltlere Helenler Keltai ya da Keltoi, Romalılar ise Galli (tekil hali Gallus) derlerdi.

MÖ 1. binyıl sonlarında güneyden Roma'nın, kuzeyden Germen kavimlerinin yayılmasıyla Avrupa'da Kelt egemenliği sona erdi. Britanya'da ise MS 5. yüzyıla dek süren Kelt hakimiyeti, Anglo-
Sakson kavimlerinin istilası sonunda adanın kuzey ve batı kıyılarıyla sınırlandı. Keltler bir cok etnik halk ve ulustan meydana gelmektedir . Arverniler , Galyalılar , Remer ve Trevererler , en büyük Kelt kavimleridir.. MÖ birinci yüzyılda Diğer , Kelt kavimleri : Aedui , Allobroges , Ambarri , Ambiani , Andecavi , Aquitani , Atrebates , Arverni , Baiocasses , Belgkaviae , Boii , Boii Boates , Bellovaci , Bituriges , Brannovices , Cadurci , Carnutes , Catalauni , Caturiges , Cenomani , Ceutrones , Curiosolitae , Diablintes , Eburones , Eburovices , Helvetii , Insubres , Lemovices , Lexovii , Mediomatrici , Mediomatrici , Medulli , Medulli , Menapii , Morini , Namnetes . Nervii , Orobii , Osismii , Parisii , Petrocorii , Petrocorii , Pictones , Raurici , Redones , Remi , Ruteni , Salassi , Santones , Senones , Sequani , Suessiones , Tigurini , Tolosates , Treveri , Tungri , Turones , Unelli , Vangiones , Veliocasses , Vellavi , Veneti , Viducasses , Vindelici , Vocontii , Volcae Arecomici ..
Halen İrlanda ve İskoçya halkının bir kısmı ile Galliler (Welsh) ve Breton'lar Keltçeden türeyen diller konuşmaktadır. Galatlar, Keltlerinin en doğuda , Balkanlardaki koludur.

Romalıların Keltlerle yaptığı savaşlardan sonra Keltleri dağıtmasıyla birlikte, Galatları oluşturan Kelt kavimleri Romalıların baskısıyla Güney ve Doğu Avrupa'ya sürüldüler. Brennios (Brenn) adlı önderin komutasında doğuya yürüyen Galat gücünün, kadınlı erkekli 20.000 kişiden oluştuğu ve kadınların da erkeklerle birlikte savaşa katıldığı antik yazarlarca belirtilir. MÖ 280'de Pannonia'yı (bugünkü Macaristan), 279'da Yunanistan'daki Delphi kentini yağmaladılar. Aynı yıl İstanbul'un (Byzantion) karşısındaki tepeye karargâh kurarak kenti tehdit ettiler . Uzun pazarlıklar sonucu Byzantion'lular Galatların kenti surlarla çevirmemesi şartıyla Adapazarı civarına yerleşmesini kabul ederek İstanbul Boğazından geçmelerine yardım etmeyi kabul etti. Bir kışı İstanbul'da geçiren Galatlardan bir kısmı İstanbul'da kalarak asimile oldu diğer bir kısmı ise Tekrar balkanlara Rodop Dağlarına geri döndüler.. Bugün Galata olarak bilinen bölgenin isminin Galatlar'dan geldiği söylenir.

400 yıl süren Göç ve Asya'ya Geçiş : Keltler , Galatlar MÖ 280-274 yıllarında Balkanlar bölgesinde ağırlıklı olarak Orta ve Dogu Rodoplarda yaşayan bir Avrupa / Balto kavimdir daha sonra göçlere devam ederek ve Batı Anadolu'da yaşadıktan sonra Orta Anadolu'da Ankara ve Çorum,Yozgat yöresine yerleşen Orta Avrupa kökenli Kelt kavimine mensup Galyalılara Yunanlıların ve Romalıların verdiği ad. Galatların yerleştiği bölgeye Antik Çağda Galatya adı verildi. Aşiret yapısına dayanan Galat krallıkları Roma İmparatoluğu egemenliğine girdikler MÖ 1. yüzyıla kadar bu bölgede varlıklarını sürdürdüler. Orta Anadolu'da Galat dilinin MS 7. yüzyıla dek konuşulduğuna dair belirtiler vardır.





http://pomatsite.blogspot.de/

Bizi  Facede sosyal Medyada Takip edin.Pomaklar hakkinda her seyden an itibari ile  Haberiniz olsun ..  Pomakbülteni Haber Portalı.

https://www.facebook.com/groups/312369708876495/